Binbir geceden kalmış o körfezde duran su
Bin bilmece söyler denizin bir huyudur bu
Sığ kuytuda dinlenmede gün yorgunu sandal
Yelkenlere düşmüş çınarın gölgesi dal dal
Meşhur fenerin ince yeşil şamdanı konmuş
Aksinde beyaz martıların heykeli donmuş
Bir eski gazel güftesi gezmiş suyu koy koy
Mahur ve segâh sesleri çıkmış göğe boy boy
Aşkın tuzu neymiş soruver bir susamışdan
Dert atmaya gel dertli dönersin Kalamış’dan
Yatmış yine Zühreyle derin uykuda sahil
Sen ben çıkalım engine mehtâb yola dahil .
